*(Ey Resûlüm!) De ki: ‘Eğer duânız olmasa, Rabbim size ne diye ehemmiyet versin?‘ … (Furkan 77)
*Ey iman edenler sabır ve namaz ile (Allah’tan) yardım isteyin. Muhakkak ki Allah, sabredenlerle beraberdir. (Bakara 153)
*(Habibim, ya Muhammed) Kullarım sana benden sorarsa, şüphe yok ki ben (onlara) pek yakınım. Bana dua ettiği zaman dua edenin duasına cevap veririm; öyle ise onlar da benim için (davetime) icabet etsinler ve bana iman etsinler; ta ki hak yolu bulsunlar. (Bakara 186)
*(Ey müminler) yoksa sizden önce gelip geçenlerin hali sizin de başınıza gelmeden (kolayca) cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle fakirlikler ve hastalıklar dokundu ve öyle (belalarla) sarsıldılar ki, peygamber ve beraberindeki iman edenler:”Allah’ın yardımı ne zaman” diyecek (hale gelmiş)lerdi, Dikkat edin, şüphe yok ki Allah’ın yardımı yakındır. (Bakara 214)
*… Rabbimiz! Eğer unutursak veya hata edersek, bizi mes’ul tutma! Rabbimiz! bizden öncekilere onu yüklediğin gibi, bize de ağır yük yükleme! Rabbimiz! bize gücümüzün yetmeyeceği şeyleri de yükleme, bizi affeyle, bizi bağışla ve bize merhamet buyur! Sen bizim mevlamızsın; artık kafirler topluluğuna karşı bize yardım eyle (Amin). (Bakara 286)
*(Hem onlar derler ki) “Rabbimiz, bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi (haktan) eğriltme, Bize, tarafından bir rahmet ihsan eyle,Şüphesiz ki Vehhab(çok ihsan edici) olan, ancak sensin” (Al-i İmran 8)
*İşte Allah’dan bir rahmet iledir ki, sen onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın, elbette (onlar) etrafından dağılırlardı. Artık onları affet, onlar için mağfiret dile ve (hakkında vahiy gelmeyen bir) iş hususunda onlarla istişare et. Fakat (bir görüşte) karar kıldığında, artık (işe giriş ve) Allah’a tevekkül et! Muhakkak ki Allah, tevekkül edenleri sever (Al-i İmran 159)
*Onlar ki, ayakta duruken, otururken ve yanları üzerine (yatar) iken Allah’ı (C.C) zikrederler ve gökler ile yerin yaratılışı hakkında (derin derin) düşünürler. (Ve şöyle dua ederler) “Rabbimiz (sen) bunları boş yere yaratmadın; sen (bundan) münezzehsin, artık bizi ateşin azabından muhafaza eyle! Amin (Al-i İmran 191)
*Ve Mûsâ, ta’yîn ettiğimiz vakit(te ta’yîn ettiğimiz yere gelip mağfiret dilemeleri)için kavminden (buzağıya tapmayan) yetmiş adam seçti. Onları da o şiddetli sarsıntı yakalayınca (Mûsâ) dedi ki: ‘Rabbim! Eğer dileseydin (buzağıya tapanlara engel olmadıkları ve onları terk etmedikleri için) onları da (ve dileseydin) beni de daha önce helâk ederdin.İçimizden bazı beyinsizlerin yaptığı şeyler yüzünden bizi helâk mı edeceksin? (Helâk etme yâ Rabbî!) Bu, senin imtihânından başka bir şey değildir. Onunla kimi dilersen(küfürlerindeki ısrarları sebebiyle) dalâlete atar, kimi de dilersen (hikmetine binâen kendi lütfundan) hidâyete erdirirsin. Sen bizim velîmizsin; artık bize mağfiret eyle; ve bize merhamet buyur; çünki sen bağışlayanların en hayırlısısın!’ (Araf 155)
*(Yakup) dedi ki: (Ben) gam ve kederimi ancak Allah’a şikayet ediyorum… (Yusuf 86)
*Rabbim! bana mülkden (bir nasip) verdin ve bana rüyaların tabirinden (bir ilim) öğrettin. Ey gökleri ve yeri hakkıyla yaratan! sen, dünyada da ahirette de benim velimsin (gerçek dostumsun). Canımı müslüman olarak al ve beni salih kimseler arasına kat (Yusuf 101)
*Rabbim! beni, namazı hakkıyla eda eden bir kimse eyle; zürriyyetimden de (böyle kimseler yarat) Rabbimiz! duamı kabul buyur, Rabbimiz! hesabın görüleceği gün, bana, anne-babama ve (bütün) müminlere mağfiret eyle (İbrahim 40-41)
*O çok merhametli Allah’ın (has) kulları onlardır ki, yeryüzünde tevazu ile yürürler ve cahil kimseler kendilerine laf attığı zaman (incitmeksizin) «selam» derler (geçerler). Ve onlar ki,Rablerine secde eden kimse olarak ve kıyama durarak gecelerler. Onlar ki; “Rabbimiz! Cehennem azabını üzerimizden sav! Çünkü onun azabı devamlıdır” derler. Orası cidden ne kötü bir uğrak, ne kötü bir ikametgahtır. Ve onlar ki, harcadıklarında ne israf ne de cimrilik ederler; harcamalarında ikisi arasında orta bir yol tutarlar. Yine onlar ki, Allah ile beraber başka bir ilaha yalvarmazlar; hak bir sebep olmadıkça Allah’ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar ve zina etmezler. Kim bunları yaparsa, günahı(nın cezasını) bulur. (Furkan 63-68)
*Allah’ın has kulları: ‘Rabbimiz! Bize zevcelerimizden ve nesillerimizden göz aydınlığı olacak (sâlih) kimseler ihsân eyle ve bizi takvâ sâhiblerine imam (her hususda kendisine tâbi’ olunan rehber) kıl!’ derler. (Furkan 74)
*(O, Allah ki) beni yaratandır; bana doğru yolu gösteren de O’dur!. Beni yediren de, beni içiren de ancak O’dur!’. Hem hastalandığım zaman da bana O şifâ verir!’. O ki, beni vefât ettirecek; sonra beni diriltecek. Dîn (hesab) günü hatâlarımı benim için bağışlayacağını umduğum O’dur!. Rabbim! Bana hikmet ihsan buyur ve beni sâlih kimseler arasına kat! Sonraki (ümmet)ler içinde benim için bir lisân-ı sıdk (güzel bir medihle anılmayı)nasîb eyle!Ve beni Naîm Cennetinin vârislerinden kıl!’Babama da mağfiret eyle; çünki o dalâlete düşenlerdendir.”Ve (insanların) diriltilecekleri gün, beni utandırma! (Şuara 78-87).