1-KURAN-I KERİM’E GÖRE HIRİSTİYANLIK
***Al-i İmran, Maide, Meryem, Fatiha
A-Kuran’da Hıristiyan İnançlarının (Teslis) Eleştirisi
“İbrahim, (a.s) ne bir Yahudi ne de bir Hıristiyandı; fakat (o), hanif (hakka yönelmiş) olan bir Müslümandı. Ve (o, sizin gibi) müşriklerden değildi (Al-i İmran 67)”.
“Ey ehl-i kitab! Dininizde haddi aşmayın ve Allah’a karşı, haktan başkasını söylemeyin.Meryemoğlu İsa-Mesih ancak Allah’ın bir peygamberi, Meryem’e ulaştırdığı kelimesi ve O’n (un tarafından) (yaratılmış) bir ruhtur. Öyleyse Allah’a ve peygamberlerine iman edin, “(Allah) üçtür” demeyin. Kendi hayrınıza olarak (bundan) vazgeçin. Allah ancak tek bir İlah’tır. O çocuğu olmaktan münezzehtir. Göklerde ne var, yerde ne varsa O’nundur. Vekil olarak da Allah yeter (Nisa 171)”.
Allah (c.c), Hıristiyanlık diye bir din göndermemiştir. Hıristiyanlık, İslam’ın bozulmuş halidir. Kuran-ı Kerim’e baktığımızda; Hz. İsa’nın anlattıklarına ilk iman eden Havariler:”Biz, Allah’ın (dininin) yardımcılarıyız. Allah’a iman ettik, Şahid ol ki biz, şüphesizMüslümanlarız” (Al-i İmran 52; Maide 111) demişlerdir. Neden hıristiyanız demiyorlar? Çünkü hıristiyanlık diye bir din gönderilmemiş ki! O zaman bu isimlendirme (hıristiyan) nereden geliyor ve niye Kuran-ı Kerim’de geçiyor? İsimlendirme diğer dinlerde olduğu gibi daha sonradan ortaya çıkmıştır. Bu isim Hatay’daki putperestler tarafından buraya gelen diğerlerini tanımlamak için kullanılmıştır. Kuran, burada “siz kendine hıristiyan diyenler, aslınıza dönün” demektedir.
“Celalim hakkı için”şüphesiz Allah, o Meryemoğlu Mesih’dir” diyenler kafir olmuşlardır. Halbuki Mesih (İsa onlara) şöyle demişti: “Ey İsrailoğulları! benim de rabbim, sizin de rabbiniz olan Allah’a ibadet edin” Çünkü kim Allah’a şirk koşarsa, artık muhakkak ki Allah, ona Cenneti haram kılmıştır ve onun varacağı yer ateştir. Zalimler için hiçbir yardımcı da yoktur (Maide 72)”
“(İşte o gün) Allah: “Ey Meryemoğlu İsa! sen onlara: Allah’ı bırakıp da beni ve annemi iki ilah edinin” diye mi söyledin? buyurduğu zaman, (İsa) der ki: (Ya Rabbi) Sen, noksan sıfatlardan münezzehsin. Hakkım olmayan bir şeyi söylemek bana yakışmaz. Eğer onu söylemiş olsaydım, o takdirde (sen) onu muhakkak bilirdin. (Sen) benim nefsimde olanı bilirsin; fakat (ben) senin zatında olanı bilmem. Muhakkak ki görünmeyenleri hakkıyla bilen sensin. (Ben) onlara : “benim de rabbim sizin de rabbiniz olan Allah’a ibadet edin” diye (senin) bana emrettiğinden başka bir şey söylemedim. Aralarında bulunduğum müddetçe onların üzerinde bir şahittim. Nihayet beni (aralarından) alınca, onları hakkıyla gözetleyici olan ancak sen idin. Ve sen herşeye hakkıyla şahid olansın (Maide 116-117)”.
B-Kuran’da Hazreti İsa; Hıristiyanların inandığı gibi Allah’ın oğlu ve onun şeriki değil, Allah’ın babasız dünyaya getirdiği kelimesidir.(Îsâ, henüz doğmuş bir bebek iken) şöyle dedi: Şübhesiz ki ben, Allah’ın kuluyum; (O) bana Kitâb’ı verdi ve beni peygamber yaptı!” Hem nerede olsam beni mübârek kıldı; hayat sâhibi olduğum müddetçe de bana namazı ve zekâtı emretti.Ve (beni) anneme iyilik eden bir kimse kıldı. Hem beni zorba ve âsî bir kimse yapmadı. Doğduğum gün, öleceğim gün ve hayat sâhibi olarak (kabirden) kaldırılacağım gün (Alla’ın) selâm(ı) benim üzerimedir! (Meryem 30-33). Bu duruma şaşıp ona ilahi bir makam yükleyenlere Kuran, Hz. Adem’i örnek göstermektedir. “Şüphesiz Allah katında (yaratılışları bakımından) İsa’nın durumu, Âdem’in durumu gibidir: Onu topraktan yarattı. Sonra ona “ol” dedi. O da hemen oluverdi (Al-i İmran 59)“. Çünkü o, hem anasız hem de babasız dünyaya getirilmiştir. Aynı şekilde Hz. Havva’da yaratılmıştır. Ayrıca Hz. İsa evrensel değil, İsrailoğulları’na (Yahudilere) gönderilmiş bir peygamberdir.
“O zaman Allah şöyle buyuracak: Ey Meryemoğlu Îsâ! Sana ve annene olan ni’metimi hatırla! Hani sana Rûhü’l-Kudüs (Cebrâîl) ile kuvvet vermiştim; beşikte iken de, yetişkin hâlde de insanlarla konuşuyordun. Ve hani sana yazı yazmayı, hikmeti, Tevrât’ı ve İncîl’i öğretmiştim. Hem o zaman ki iznimle çamurdan kuş şekli gibi (bir şey) yapıyor, sonra içine üflüyordun da iznimle bir kuş oluyordu (ve) yine iznimle (anadan doğma) a’mâyı ve (teni)alacalı olanı iyileştiriyordun. Yine o vakit iznimle ölüleri (kabirlerinden dirilmiş olarak)çıkarıyordun.Bir zaman da (seni öldürmek isteyen) İsrâil-oğullarını senden def’ etmiştim; hani kendilerine apaçık delillerle gelmiştin de içlerinden inkâr edenler: ‘Bu, apaçık sihirden başka bir şey değildir’ demiş(ler)di.’ ‘Hani Havârîlere de: ‘Bana ve peygamberime îmân edin!’ diye ilhâm etmiştim.(Onlar:) ‘Îmân ettik, (yâ Rab!) artık şâhid ol ki gerçekten biz Müslümanlarız!’ demişlerdi. ‘Bir vakitHavârîler: ‘Ey Meryemoğlu Îsâ! Rabbin bize gökten bir sofra indirebilir mi?’ demişlerdi. (O da:) ‘Eğer (gerçekten) mü’min kimseler iseniz, Allah’dan sakının!’ demişti.’ (Onlar:) ‘İstiyoruz ki ondan yiyelim, kalblerimiz mutmain olsun, gerçekten bize doğru söylediğini (iyice) bilelim ve buna şâhidlik edenlerden olalım’ demişlerdi.’ ‘Meryemoğlu Îsâ: ‘Ey Rabbimiz olan Allah! Bize gökten bir mâide (bir sofra)indir ki, (o iniş günü) bizim için, hem evvelimiz, hem âhirimiz (sonra gelenlerimiz) için bir bayram ve senden bir mu’cize olsun! Bizi rızıklandır; çünki sen, rızık verenlerin en hayırlısısın’ demişti. ‘Allah: ‘Şübhesiz ki ben, onu size indirecek olanım. Fakat ondan sonra içinizden kim inkâr ederse, artık muhakkak ki ben, onu âlemlerden hiçbir kimseye etmeyeceğim bir azâb ile cezâlandırırım!’ buyurmuştu'(Maide 110-115).
C-Kuran’da İncil: Şuan hıristiyanların elinde bulunan İncil, bizim Kutsal kabul ettiğimiz kitap değildir. Çünkü bizim inandığımız Kutsal Kitap (İncil), Kuran-ı Kerim gibi inanç, ibadet ve ahlaki hükümleri içermesinin yanı sıra Peygamber efendimizi müjdeleyen bir içerikte olmalıdır.
Eldeki İnciller, siyer (peygamberin hayatını anlatan eserler) nevindendir. Fakat burada da problem bulunmaktadır. Zira bu kitaplar Hz. İsa öldükten 30 ile 70 sene sonra kaleme alınmıştır ve içerlerinde birbiriyle çelişen ifadeler de bulunmaktadır. Dahası İncil’in Matta ,Markos, Luka ve Yuhanna’nın tekrar anlattığı Hz. İsa’nın hayatı kısmından daha fazlası Hz. isa’nın havarilerinden olmayan Pavlus’un mektuplarını içermektedir.
Müslümanların Hıristiyanlara yönelttiği eleştiriler nelerdir?
1. Tevhit inancının bozulması (Teslis inancı)
2. Mevcut incillerin tahrifi veya gerçek İncil olmaması
3. İncil’de Hz. Muhammed’in (SAV) müjdesinin yer alması (tebşirat problemi)
4. Kefaret problemi ve Çarmıh hadisesi
Kaynaklar
1-Mehmet Aydın, Müslümanların Hıristiyanlara Karşı Yazdığı Reddiyeler ve Tartışma Konuları, TDV Yayınları
2-Fatih Kesler, Kuran-ı Kerim’de Yahudiler ve Hıristiyanlar, TDV Yayınları
2- HIRİSTİYAN KAYNAKLARINA GÖRE HIRİSTİYANLIK
Hıristiyan, Mesih’e bağlı demektir. Bu kelime, Yunanca “Hıristos”tan gelmektedir. İbranicesi yağlanmış anlamını ifade eden Meşiah’dır.
Mesih beklentisi
Çarmıh Hadisesi (Hıristiyanlar İsa’yı Tanrılaştırırken, Yahudiler onu (Tanrı, peygamber veya Mesih olarak) kabul etmediler. Onu adi bir suçlu, babası belli olmayan ve sıradan bir kişi olarak gördüler. Onu öldürmeye teşebbüs ettiler (çarmıha gerdiler). Pavlus bu hadiseyi yorumladı.
Asli Günah
Hıristiyanlığın Mimarı “Pavlus” (Asli Günah, Mitraizm); Yahudi Mesihi hareketi veya kurtarıcı Tanrı dini.
Sonuç olarak; Bugünkü Hıristiyanlık, Yahudiliğin inanç, ibadet ve gelenekleriyle Yunan-Roma (Greko-Romen) aleminin kültlerini birleştiren bir kurtarıcı Tanrı dini olmuştur denilebilir. (Tümer-Küçük, Dinler Tarihi)
-M.S. 46/47’de Barnaba ve Pavlus’un da aralarında bulunduğu kişiler Antakya (Hatay)’da bir araya geldi ve kendilerini “Hıristiyan” olarak isimlendirdiler… (Yasin suresi, Hallac-ı mansur, St. Pierre Kilisesi)
-Pavlus’un Hıristiyan oluşu, ilk Hıristiyanların ikiye bölünmesine neden olmuştu. Bu sebeple M.S. 49/50’de Havariler Konsili toplandı. Pavlus burada kendini sünnetsizlerin havarisi olarak adlandırdı ve sonraki süreçte Hıristiyanlığın mimarı oldu. Pavlus’un fikirleri karşısında havarilerin reisi Petrus ve Ebionitler’in reisi Yakabus vardı (Yahudi-Hıristiyanlar, tevhid inancını benimseyenler).
-Roma İmparatoru Neron, 64 yılındaki Roma yangınından manevi olarak Hıristiyanları sorumlu tutuyordu. Bu sebeple onlara baskı, zulüm ve işkence yapmaya başladı. Pavlus ve Petrus (kaya) Roma’da öldürüldü. (gladyatör)
-Roma İmparatoru Konstantin, 313’de Milan Fermanı‘nı ilan etti. Bundan sonra Hıristiyanlar için hoşgörülü bir dönem başlarken, inanç farklılıkları ile yüzleşme dönemine girildi.
Konstantin ihtilafları gidermek için 325’te İznik’te (Nicea) bir konsil topladı. Buradaİsa’nın Tanrılığını reddeden Aryüsçüler aforoz edildi. Bundan sonra Hz. İsa’nın peygamberliğini kabul eden, sünneti benimseyen ve bir çeşit abdest-gusül gibi inanç ve uygulamalara sahip gruplar 4. yy’dan sonra kayboldu.
-İmparator Teodosyüs 380’de, Hıristiyanlığı tek resmi inanç ilan etti. Roma Piskoposu diğerleri (Antakya ve İskenderiyye) karşısında güç kazandı ve “Papa (baba)” ünvanını aldı. 476’da Roma’nın siyasi çöküşü ile Papa bütün Batı dünyasının temsilcisi oldu. Doğu Kiliselerini (Antakya, İskenderiyye ve daha sonra İstanbul) bizans Patrikliği temsil etti. Doğu’da ayrıca monofizit (Ermeni, Süryani, Habeşi ve Kıpti) kiliseleri vardı.
-1054 yılında Doğu-Batı Hıristiyanlığı/kiliseleri karşılıklı aforozlaşması ile Katolik veOrtodoks olarak bölünmüşlerdir. Günümüzde iyi niyet çerçevesinde görüşmeler gerçekleşse de halen birleşme sağlanamamıştır. (Haçlı seferleri yaşanmış, Ortodokslar, Latin/papa/kardinal külahı yerine Türk sarığını görmeyi tercih etmişlerdir. Fatih Sultan Mehmet 1453’de İstanbul’u fethettiğinde Ortodoks Hıristiyanlığın özgürce yaşamasına müsaade etmiştir.)
1-Şinasi Gündüz, Pavlus Hıristiyanlığın Mimarı, Ankara Okulu Yayınları.
2-Hans-Joachim Schoeps, Yahudi-Hıristiyanlığı, İz Yayıncılık
3-Arthur Weigall, Hıristiyanlığımızdaki Putperestlik, Ozan Yayıncılık.
HIRİSTİYANLIKTA İNANÇ ESASLARI
Tanrı İnançları (Teslis): Hıristiyanlık tarihinde teslisin oluşumu belirli bir sürecin sonucudur.
Melek İnançları:
Ahiret İnançları:
Mesih İnançları
SAKRAMENTLER (Ali Erbaş, Hıristiyanlıkta İbadet, Ayışığı Kitapları)
1-Vaftiz:
2-Komünyon (Ekmek Şarap Ayini, Evharistiya):
3-Konfirmasyon (Güçlendirme):
4-Günah İtirafı:
5-Son Yağlama:
6-Rahip Takdisi:
7-Nikah:
İBADET VE UYGULAMALARI
Günlük İbadetler:
Haftalık İbadetler:
Yıllık İbadetler:
1-Noel:
2:Epifani:
3-Paskalya:
4-İsa’nın Göğe Yükselişi:
5-Pentekost:
İNCİLLER (Şaban Kuzgun, Dört İncil Farklılıkları ve Çelişkileri, Fazilet Neşriyat)
İncil yazarı Luka, Pavlus’un öğrencisidir.
MEZHEPLERİ
1-Monofizitler: Süryani, Ermeni, Habeş, Kıpti
a)Süryaniler:
b)Ermeniler:
2-Diofizitler:
a)Katolikler:
b)Ortodokslar:
c)Protestanlar:
c1)Anglikanlar: (Resul Çatalbaş, Majestelerinin Kilisesi, Gece Kitaplığı)
c2)Anabaptistler: (Resul Çatalbaş, Radikal Reformistler: Hıristiyanlıkta Anabaptist Hareket, Berikan Yayınları)
c3) Adventistler: (Ali Rafet Özkan, Fundamentalist Hıristiyanlık: Yedinci Gün Adventizmi, Alperen Yayınları)
c4)Baptistler: (Ali Rafet Özkan, Amerikan Evanjelikleri Baptistler, IQ).
c5)Presbiteryenler: (Mustafa Bıyık, Presbiteryenlik ve Türk Presbiteryenler, Ankara Okulu).
c6)Metodistler: (Bayram Polat, Evanjelik Bir Hareket Metodist Kilisesi, IQ).
c7)Luteryanlar:
c8)Uniteryanlar:
c9)Kuveykırlar:
c10)Mormonlar:
c11) Pentakostalistler:
c12) Asopsiyonistler:
Diğer Bazı Gruplar
1-Ebiyonitler:
2-Maroniler:
3-Cizvitler: (Ali İsra Güngör, Cizvitler ve Katolik Kilisesi’ndeki Yeri, ASAM).
4-Fransiskenler:
5-Bogomiller: (Kadir Albayrak, Bogomilizm ve Bosna Kilisesi, Emre Yayınları).
6-Keldaniler ve Nesturiler: (Kadir Albayrak, Keldaniler ve Nesturiler, Vadi Yayınları).
Mesihin Tekrar Dönüşü
Katoliklere Göre
1)Antikite Konsiller
- I.İznik Konsili(M.325) Baba ile oğul aynı cevherden.
- I.İstanbul Konsili(M.361) Kutsal ruhun tanrılığı kabul edildi.
- Efes Konsili(M.431) Meryem’in teolokos olduğu benimsendi.
- Kadıköy Konsili(451) İsa’nın tek tabiatlı olması reddedildi.
- II. İstanbul Konsili(553)
- III. İstanbul Konsili(680-681) İsa insanlığın her alanında rehberdir.
- II. İznik Konsili(787) İkonalara III.Leon’un düşman olması.
- IV. İstanbul Konsili(869-870)
Bölünmeler:
- Arius aforoz edildi(oğul yaratıldı demişti).
- Nestorius sürgün edildi.
Özetle: İsa’nın tabiatıyla ilgili ortaya çıkan düşüncelerine karşı kilise teslisi korundu. Diofizitlik , Mesihin sırrının hem Tanrı hem de insan olarak anlaşılması üzerinde kuruldu.
Ortaçağ Konsilleri: (İkonlar, Filyog, Pentakök, Sezaropapizm)
- Kilise-devlet çekişmesi
- Papalar arası mücadele
- Papayı kimin seçeceği ve seçiliş usulü
- Psikopaslarla ilgili meseleler
- İmanın saflaştırılması, ahlaki mesele
- Haçlı seferleri
- Latron Konsili (1123) Kilise-Laik iktidar ilişkileri
- Latron Konsili (1139)
- Latron Konsili (1179) Kararları hala yürürlükte (Papanın nasıl seçileceği, seçiliş usulü)
- Latron Konsili (1215) İmanın saflaştırılması, Haçlı seferleri
- Lyon Konsili (1245) Kutsal yerlerin fethiyle ilgili kararlar alındı.
- Lyon Konsili (1274) Rumlarla birleşme, Kilise reformu, Haçlı seferleri
- Viyana Konsili (1311-1312) Arapları Hıristiyanlaştırmak, Papanın yetkisi ve konsil üstünlüğü.
15.yy Konsilleri: (Roma ve Bizans kiliseleri birleştirme uğraşı)
- Konstans Konsili (1414-1418): Kilisenin birliğini sağlamak, ihtilafları kaldırmak, kilisenin bozulan ahlakını ıslah etmek.
- Bale-Ferrare-Florence Konsilleri (1431-1442): (Filyog, Araf, Apostolik, kutsal merkez)
Not: 1444 Varna Seferi ile Türkler, Haçlı ordusunu ve imparatoru öldürdü.
Reform Devri Konsilleri:
- Latron Konsili (1512-1517): Papanın vergilendirmesini düzeltmek, psikoposluğa layık olanları seçmek, dini eğitim konuşuldu. (Karşı reform için)
- Trente Konsili (1545-1563): Martin Lutter’in ihtilafçı hareketi. Katolik Hıristiyanlık reform problemlerinin farkına vardı. (Papanın konsilin üzerinde olduğu kabul edildi)
19. ve 20. yy Konsilleri:
- I.Vatikan Konsili (1869-1870)
- II.Vatikan Konsili (1962-1965)
→Laisizim etkisiyle tüm devletler laikleşti. Batı’da Rönesans ve Reform etkileri, Pozitivizm ve Evrim’in etkileri.
→ Papanın bu dönemde mahkum ettiği filyoglar( Panteizm, Rasyonalizm)
→ Dine ilgisizlik, Izbiatçılık, ahlak ve evlenme konularındaki yanlış kavramlar.
NOT: II.Vatikan Konsili(Latince) → Papa 23.Jean başlattı, öldü, Montini papa 6.Paul oldu devam ettirdi.
20.yy’dan İtibaren Dünyadaki Siyasi ve Politik Yelpazenin Değişmeye Başlaması ve Kilisenin Karşısındaki Problemler:
- Dünya Savaşı’nın ortaya koyduğu problemler
- Ateizm’in etkisi
- Sömürgecilik ve Misyonerlik, yeni devletlerin oluşması
- Teknolojik ilerlemeler Bu konular insanları kiliseden uzaklaştırdı.
- Toplumsal problemler(ahlaksızlık, gelir dengesizliği)
- Milletler arası ekonomik güç farklılığı
- İşsizlik olayı ve maluharım iş hayatına etkisi
- İnsanlardaki şahsi menfaatin her şeyin önüne geçmesi
A) LUMEN GENTİUM : (Dogmatik Yasa)
- Kilisenin Sırrı: Kilisenin görevi insanları İsa’ya götürmektir, kilise bir ağıldır, İsa ise onun kapısıdır, kilise gökse “Kudüs”tür. Kilise Katolik ve apostolik bir azizedir.
- Allah’ın Cemaati: Kilise Cemaatidir.
- Psikoposluk: Allah’ın çocukları olma liyakati içinde herkesin iştirak ettiği, evrensel müminler topluluğu psikoposlar, İsa’nın halefidir.
- Laikler: Allah’ın cemaatinin tüm haklarına sahip üyeleridir. Vaftiz olmuş, aynı bedenin uzuvları, aynı liyakate ve aynı İncil misyonuna iştirak eden, İsa’yı dünyada kabul eden insanlardır.
- Kutsallığa Çağrı: Bütün laikler ve Allah cemaatinin üyeleri Allah’ın oğlu İsa gibi olmalıdır.
- Dindarlar: İffet, Fakirlik, İtaat gibi üç istekle Hıristiyan olanlar, İncil’in bu üç emrini yaşamaya çalışırlar.
- Yürüyen Bir Cemaat: Tüm Hıristiyanlar, dindarlar, rahipler, psikoposlar ve papa krallığa doğru yol almaktadır.
- Bakire Meryem: Kilise anasıdır. Teotokostur.
- Apostolat: Laiklerin Havariliği
B) İMANIN KAYNAKLARI YASASI (DEİ VERBUM)
1- İncil Vahyi: vaat edilmiş kurtarıcı (İsa-Mesih) -oğul- aracılığıyla ebedi kurtuluş işin tamamlamak için baba tarafından gönderilmiştir. İşte vahyin tabiatı ve konusu budur.
2- Tam Vahiy Olan İsa: Kurtuluş tarihi tam olarak ifansın babanın elçisi İsa-Mesih’te bulunur. Onun kurtuluş mesajı, onun gönderdiği kutsal ruh ışığında tamamlanmıştır. İsa Mesiha göre Kavil.(Günahın karanlıklarından kurtulmamız ve ebedi hayat için dirilmemizdir) Konsille İsa vahyin tamamlanmasına son şeklini veriyor.
3- Vahyin İntikali: II.Vatikan Konsili İsa’nın İncili vaaz emrini havariler ve havari görevi icra eden insanlarla icra edildiğini açıkça ifade ediyor. Yine bu konsile göre; Havarilerin ölümü ile Tanrısal vahiy kesilmemiştir. Böylece İncil, kesintisiz ve canlı şekilde kilisede muhafaza edilmiştir.
4- Gelenek Ve Kutsal Kitap: Vahyin iki ayrı kaynağı; a) Gelenek b) Kutsal Yazılar
Havarilere özgü vaaz, vahyedilmiş kitaplarda tamamen özel bir tarzda nakledilmiştir. Gelenekle kutsal kitap aynı kaynaktan akan şeylerdir. Çünkü, kutsal kitap kutsal ruhun ilhamı altında yazı ile tesbit edilmiştir. Gelenek ise Havarilere İsa ve Kutsal Ruh tarafından tevdi edilmiştir. Gelenek ve kutsal kitap Allah’ın sözünün yegane kutsal deposu olarak kiliseye emanet edilmiştir.
5- Kilise ve Öğretme Yetkisi
6- Kutsal Kitabın İlhamı ve Yorumu
7- Eski Ahit: İsa’nın müjdecisidir.
8- Yeni Ahit: Eski Ahit’in haber verdiği kurtuluşu bize sunmaktadır. İsa, Allah’ın krallığını işleri ve sözleriyle kurmuştur.
9- Kilisede(Hayatında) Kutsal Kitap: Kilise bizzat Hz. İsa’nın bedeni olarak daima kutsal kitaplara saygısını göstermiştir.
C) DUA VE KİLİSE LİTURJİSİ:
1-Liturji: İsa ayinde, ruhbaniyette ve Evhanistlik türler altında en yüksek seviyede hazır oluyordu. Öyle ki; birisi vaftiz olduğu zaman, vaftiz yapanın bizzat İsa olduğuna inanılıyordu. Onlarda İsa sözleriyle mevcuttur. II.Vatikan Konsili, Liturjiyi, İsa-Mesih’in ruhban görevinin icrası olarak telakki etmiştir.
2- Liturji’nin Islahı: Liturji’nin inayet meyvelerini taşıması için oraya bütün Hıristiyanlar’ın aktif ve bilinçli olarak iştirak etmesi gerekir. (Ayin dili herkesin anlayacağı şekilde olmalıdır.)
3- Hıristiyan Cemaatinin Aktif İştirakı
4- Liturji Dili: Latin dilinin kullanılması ve muhafaza edilmesi esastır. Ayin ve Liturji’nin diğer tarafları ülke dili kullanılabilir.
5– Psikoposluk ve Poroisses(Bölge Kilisesi): Cemaatin en büyük Rahibi psikopostur.
6-Evharıstiya Sırrı:
Nostra Aetate: Hristiyanlık dışı dinler ve inanmayanlar
- Kilise ve Dinler
- Hinduizm ve Budizm
- İslamiyet
- Yahudilik
- Ateizm; şekilleri, Nedenleri ve Hıristiyanların sorumluluğu.